Bakanlıkça yayımlanan "Stratejik Çevresel Etki Değerlendirme Yönetmeliği" ile çevre kirliliğinin oluşmadan önlenmesi ve sürdürülebilir bir gelecek için "çevre duyarlı kalkınma" hedefleniyor.
Çeşitli ülkelerde uygulanan SÇD çalışması, Türkiye'de stratejik seviyedeki kararların, plan ve programların olası olumsuz etkilerini değerlendirmek ve ortadan kaldırmak amacıyla kullanılacak.
Avrupa Birliği'nin (AB) bu konudaki direktifleri dikkate alınarak ilgili tüm kurum ve kuruluşların görüşleriyle hazırlanan yönetmelik kapsamında, yatırımcıların uzun süreçleri nedeniyle sık sık gündeme getirdiği ÇED'lerin hazırlanması da hızlanacak.
ÇED ile hali hazırda noktasal bazlı projelerin çevre üzerindeki etkileri değerlendirilirken SÇD ile alan bazında üst ölçek planların çevresel, ekonomik ve sosyal etkileri kapsamlı bir şekilde değerlendirmeye alınacak. Böylelikle SÇD yapılan alanlarda gerçekleştirilecek ÇED uygulamaları daha kısa sürede tamamlanacak.
Örneğin Bakanlık, Konya-Karapınar Enerji İhtisas Endüstri Bölgesi'nde SÇD sistemini uygulayarak, güneş tarlası olarak planlanan alan için hazırlanan SÇD raporu temelinde, münferit ÇED süreçleri yerine tek bir değerlendirme süreci yürüttü. Böylece SÇD uygulandığı için 41 gün gibi çok kısa bir sürede ÇED olumlu kararı verildi.
PLANLAR "ÇEVRE DOSTU" OLACAK
SÇD çalışmasıyla "turizm, tarım, su yönetimi, enerji, sanayi, ulaştırma ve mekansal planlama" hakkındaki sektörel gelişim planlarının "çevre dostu" olarak hazırlanması da sağlanacak.
Ayrıca değerlendirilecek alanların "orman alanı, tarım alanı, korunan alanlar" olup olmadığı önceden dikkate alınacağı için uygun yer seçimleri ilk aşamada belirlenmiş olacak. Böylelikle Türkiye'de yapılacak yatırımların ilk aşamadan itibaren çevreye olan etkileri kontrol altında tutulabilecek ve yatırımlar daha hızlı ve sağlıklı gerçekleşecek.
SÇD kapsamında yapılacak değerlendirmelerde biyolojik çeşitlilik, su, hava, toprak, iklim faktörleri, kültürel miras konularının yanı sıra insan sağlığı, nüfus, göç konuları ile ekonomik etkiler de dikkate alınacak. Böylelikle sürdürülebilir planlar geliştirilecek.
Bölgesel ve geniş ölçekte değerlendirme yapılmasıyla hayata geçirilecek projelerin çevre ve insan sağlığı üzerindeki kümülatif etkileri de değerlendirilmiş olacak.
ÇEVRE KORUMA ÖNLEMLERİ İLK AŞAMADA ALINACAK
Öte yandan, SÇD üst ölçek planlara uygulanacağından projelerin olumsuz çevresel etkilerine dair önlemler en erken aşamada alınabilmiş olacak.
Planlar, çevre ve insan sağlığı ile ilgili kamu kurum ve kuruluşları, üniversiteler, meslek odaları ve halkın görüş ve önerileriyle hazırlanacak.
SÇD'ye yönelik yönetmelik hükümleri, kıyı yönetimi, mekansal planlama, su yönetimi, tarım ve turizm sektöründe hazırlanan SÇD'ye tabi plan ve programlar için yayım tarihi itibarıyla başlayacak.
Balıkçılık, ormancılık sektöründe hazırlanan SÇD'ye tabi plan ve programlar için 1 Ocak 2020'den, atık yönetimi, enerji, sanayi, telekomünikasyon ve ulaştırma sektöründe hazırlanan SÇD'ye tabi plan ve programlar için ise 1 Ocak 2023'ten itibaren çalışma başlatılacak.
Bu kapsamda, Karadeniz Bölgesi Hidroelektrik Santral Projeleri kapsamında nehir havzalarında gerçekleştirilecek HES projelerinin kümülatif etkilerinin ve havzanın taşıma kapasitesinin belirlenmesi amacıyla havza planlarına Stratejik Çevresel Değerlendirme uygulanması halinde de yatırımların sağlıklı bir şekilde gerçekleştirilmesi sağlanacak.
Trakya Alt Bölgesi Ergene Havzası Çevre Düzeni Planı Revizyonuna uygulanacak SÇD ile de bölgedeki çevresel, ekonomik ve sosyal sorunlar incelenip, havzanın taşıma kapasitesi dikkate alınarak katılımcı bir yaklaşımla havzaya yönelik en uygun çözümlerin getirilmesi planlanıyor.